FUHUŞ,İNSAN TACİRLERİ VE İSLAMCILIK

CNN International’da  ‘’Freedom  Project’’ isimli belgesel hikayelerin tanıtımları bir süredir dikkat çekiyor. İnsan tacirlerinin elinde zorla alıkonulup çalıştırılanların kurtuluş hikayeleri. Medya ve kamu kurumlarının ortak çalışmaları sonucu, kandırılmış yabancılar, kaçak göçmenler de dahil olmak üzere özgürlüklerine kavuşuyorlar. 15.5 milyar dolarlık sektör dünyanın savaşlardan sonra belki de belli başlı en büyük insan hakları ihlali. Her yıl 20.000 e yakın insanın, tacirler eli ile Amerika’ya getirildiği tahmin ediliyor.
Dünya genelinde ise tahmini 10-30 milyon arasında köle bulunuyor. Modern zaman köleliği ile savaşma yönünde medya işbirliği açısından CNN’in yaptığı çalışma benzeri medya desteği son derece önemli.
Türkiye de göçmen kaçakçılığı yol haritasında yoğun bir güzergahta yer alıyor. Kaçak göçmenleri kandıran insan tacirleri Türkiye’ye getirdikleri kişilerden daha sonraki ülkeye transfer için fazladan para talep ediyor ve bu parayı bulamayan ailelerin kızları veya bizzat kadınlar fuhşa zorlanıyor.
Türk Ceza Kanunu’na göre insan kaçakçılığı zorla çalıştırma ve hizmet ettirme suçlarına verilen ceza 8-12 yıl hapis.
Yabancıların Türkiye’de içinde bulundukları koşulları bildirmeleri ise güç. Bu kişiler,çoğunlukla uluslararası bağlantıları olan Türkler tarafından satılıyorlar. Ülkelerine dönmeleri durumunda buradaki Türklerin bağlantılı olduğu kişiler ev adreslerine kadar ulaşabiliyor ve onları ülkesinde rahatsız etmekle hatta ailelerine zarar vermek ile tehdit ediyor.
2003 yılında getirilen yasa ile tanık koruma programları işlese de bu bilinmiyor. Yani mağdurlardan çeteleri şikayet edenler ve hamile olanlar koruma altına alınıyor.
Çoğunluğu seks kölesi olarak kullan kadın ve çocuklar bu korkular ile durumu Türk otoritelerine aktaramıyor.Bunun için anlatımı yeterli görsel çalışmalar önemli.
Zor ile fuhşu ve bu alandaki insan hakları ihlalini önlemek için kullanılan otel ve motel mekan sahiplerinin işbirliği son derece önemli. Bilinçli olarak işbirliği yapan oteller dışında, personelin insan tüccarları kurbanlarını tanıyabilmeleri için çeşitli eğitimlerden geçmesi gerekmekte.
Şu ana kadar basında zorla fuhuş yaptırılan kadınlara baskı uygulayan çetelere dair haberleri hep okuduk. Ancak bunu durdurmak için öncü bir adım atan olmadı.
Türk kadınının, kocası tarafından esir gibi görülmesi başka bir başlık. Yeri gelmişken bu konuda Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın attığı adımlar göz dolduruyor. Böyle devam ederse Türk kadınına yönelik şiddet konusunda yol kat edilecek.
Bununla beraber ülkemizin yabancı kadınların kölelik sistemi ile kullanıldığı topraklar olmaması için, mensuplarının insan olduklarını unuttuklarına sık şahit olduğumuz medyanın, hem Emniyet’e hem topluma konuyu hatırlatması gerekiyor.
Polisin ise fuhuş mağdurlarına suçlu gözü ile bakmaktan çok kurban gözü ile bakması lazım.
Ses çıkarabilenlerin, ses çıkaramayanların sesi olması önemli.
CNN ekibi polis ekipleri ile birlikte çalışarak kurtarma öykülerini belgeselleştirdi. Türk televizyonları da yeni fikirleri üretse hiç fena olmaz. Ama rating için değil. Sulandırarak değil.
Bütün bunlar olurken dün New York Times’ın Türkiye’nin genelevlerini haber yapması ise ilginç. Türkiye’de 100.000 kadının yasadışı şekilde seks endüstrisinde çalıştığından, hükümetin bu aralar ‘’vesika’’ başvurularını beklettiğini söyleyen bıyıklı adamdan bahsedilmesi ilginç. Manukyan’ın mühendis oğlunun randevu evlerini kapatmasını da ‘’İslamcı’’ Ak Parti’ye bağlamayı ihmal etmemiş makaleyi yazan Anne Louie Sussman.
100 milyon Amerikalı’ya ulaşan Amerikan yayın kuruluşu CNN insan ticaretini önlemede California’dan Hindistan’a kadar çeşitli çalışmaları destekleyip kadınları fuhuştan kurtarıp insan hakları kampanyalarını desteklerken, New York Times’ın Türkiye’de kadını et gibi satma belgesi verilmesinin azaldığından yakınmasını anlamak zor.

Bu blogdaki popüler yayınlar

The US' dithering over Gulen's extradition following the July 15

GÖZE SİYAH BANT, İNCE MİZAH VE SANSÜR

CIA, TALIBAN, AIRBNB, AFGANISTAN VE TURKIYE