Kayıtlar

Ağustos 18, 2013 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

TÜRKİYE'DE İŞLER NEREYE GİDİYOR?

ÇÖZÜM SÜRECİ Selahattin Demirtaş'ın Birgün'e verdiği röportaj bugünün önemli işlerinden biri. Dünya'da olan acı olaylara odaklanırken Türkiye'yi unutmamak lazım. Türkiye'de yaşananlar da dışarıdan bağımsız düşünülemez. Demirtaş, çözüm süreci aksaklıklarını, son birkaç günün konusu olan ve bazı çevrelerde endişeye bazı çevrelerde iştahlı bir bekleyişe yol açan Cemaat-Ak Parti gerilimine değinerek yorumluyor. Demirtaş; 'Cemaat; valisi, polisi, yargıcı eliyle süreci zora soktuysa bunun sorumlusu da yine hükümettir' demiş. 'Söz geçiremiyorsa ben niye Cemaati suçlayayım' diyor. Demirtaş net ve açık konuşan biri. Bunu siyaseten de doğru olacak şekilde yapmayı da başarıyor. 'Sürecin bitmesi 18-20 yaşındaki çocukların ölmesi demektir' diyor. Bu nedenle hükümet tarafından atılan geri adımlar olmasına rağmen süreci koparmamaya gayret ettiklerini söyleyen yumuşak bir dil kullanıyor. Belki  hükümetin yasal düzenlemeleri tamamlamamasına rağ

ALİ İSMAİL, İSRAİL VE MISIR...

''DEVLETİMİZE YARDIM ETTİK'' Bugün Radikal' in manşeti... Polise yardım edilir mi? Edilir. Ne zaman edilir? Suçuna şahit olunan bir şahıs kaçıyorsa veya polisin canına kast eden varsa belki... Ali İsmail Korkmaz olayında durum nedir? Korkmaz'ın ölümünden tutuklanan dördüncü sivilin ifadesinden öğrenelim: "Polis 'geleni yakalayın' diye bağırdı. Ayağına çelme takarak düşürdüm ancak vurmadım, fırındaki üç kişi vurdular. Bir süre yerde yattı. Polis öldürücü nitelikteki tekmeleri vurduktan sonra şahıs kaçtı." Yani görülmüş bir suç ve kaçan bir suçlu yok. Umumi olarak ortamda izinsiz bir protesto veya benzer bir durum ve kaçanlar olsa dahi Ali İsmail; sadece bir "gelen". Sivil polisin "geleni yakalayın" dediği belirtiliyor. Eli sopalı sivilin; polis olduğunu bilen "sivil" yardım vazifesi çıkarıyor. Sonuç: Savunmada "devletimizin polisine yardım ettik" argümanı... "Yardım ettiğ