Ülkemiz zarar görmesin...
Olanları göstermeyelim.
Kırılgan görünmeyelim.
Üstünü örtelim, terör ülkesi olduğumuzu kabullenelim mi?
Çözüm istemeyip uyuyalım mı?
Biz gazeteciler olarak, olanlara ayna tutma görevimizi illa hain bir gaye ile mi yapmış oluyoruz?
Bilgileri sunup vatandaşımıza vatanın kıymetini anlamalarını sağlayacak verileri derlemek hainlik mi?
***
Bu ülkede neler niçin oluyor bunu kimse fark etmesin mi?
Uyumayı seçenlerin hassasiyetine saygı duyuyorum.
Onlardan ricam bilmek isteyenlerin hassasiyetine saygı duymaları.
Havaya savrulan insan bedenlerini göstermedik.
Kendini patlatanların hangi gaye ile bunları yaptığını düşünmek gerekirken biz gazetecilerin gayesi sorgulanıyor.
***
Şu bilinmeliki kırılganlığı saklamak ile daha güçlü olunmuyor.
Hasta yakınları var, havalimanında yakınları çalışanlar var.
Bilgi alınamazken olayın boyutlarını gösteren fotoğraflar konuşuyor en çok.
Halkın bilgi alması üzerinden yüklendiğimiz yükümlülüklerimizi unutalım mı?
Kırılganlığımızı göstermediğimizde terör engellenmiş mi oldu?
ABD Dışişleri Türkiye'de eylem olacak diye uyarırken bizler 'başka eylem olacak mı'diye sormayalım mı?
***
Son dönemde canlı bombalar yakalandı. Grup halinde hareket eden canlı bombalar...
Bomba eylemlerinin grup halinde planlandığı anlaşılmıştı.
Zafiyet var diyemeyiz. Önü alınan engellenen eylemler var.
Yine güvenlik güçlerinin erken fark ettiğini gösteren görüntüler var.
Müdahalelerin yeterli olmama nedeni eylemcilerin grup halinde hareket etmesi.
***
CNN Türk ekranında muhabir Cansu Karadan Sadi Konuk Hastanesi kapısında kan ihtiyacı var diyen görevlilerin çağrısını aktarıyor.
Bunu paylaştığınızda 'Kızılay'dan Kerem Kınık ihtiyaç yok dedi, neyin peşindesiniz' diye gaye sorgulanıyor.
Oysa açıklamada bayram öncesi stokların azaldığı da yer aldı.
Hastane önlerinde yığılma olmasın,acillerde hasta yakınları rahat etsin diye acile gitmeyin denildi.
Burada bile 'kırılgan görünürüz' veya 'kan stoğumuz eksik görünür' kaygısı ile saldırgan ve gaye sorgular tepkiler var.
Elbette Kızılay iyi çalışıyor. Yanlış algı varsa hak edilmiyor olabilir.
Yaralıların ihtiyacına binaen duyduğunu yayına yansıtan muhabir bir anlık o hastanedeki durumu ifade etmiş olabilir.
Bunu paylaşmanın iyilikten başka ne gayesi olabilir?
Kötü niyetli gayeden bahsediliyor.
Yoğunluk işleri zorlaştırmıştır o ayrı.
Ancak toptan bunu paylaşanları hedef almak yanlıştır.
Nitekim ertesi gün bir arkadaşım babası için kan gerektiğini söylerken,kendisine diğer merkezlerde yaşanan felaket nedeni ile kan ihtiyacının karşılanamadığı cevabını aldığını belirtti... Bizlere kan sordu. Bunu da Kızılay'ı denemek için uydurmadık. Ne zamandır tedavi gören bir adamcağız. İhtiyacı olmuş.
***
Daha ne kadar birbirimizin gayesinden şüphe ederek kavga edeceğiz?
Tartışmayacağız?
Tartışmadan sadece bedel ödeyebilir miyiz?
Yönetimlerimize destek vermek için de tartışmak gerekmez mi?
Görmekten korkmayalım.
Halkın bilmesinden korkmayalım.
Birlik olmak kuvvetli olmak demektir.
Ortak mücadele böyle olur...
***
Ve işte alınan yayın yasağı kararının detayları;
'...Her türlü haber, röportaj, eleştiri ve olay görüntülerinin yayınlanmasının yasaklanmasına...
...Toplumun tüm kesimlerinin olumsuz etkilenmemesi gerektiği...'
RTÜK ise Başbakanlığın talebi üzerine geçici yayın yasağı açıklaması yaptı.
En sert iddia ise BTK 'dan...
Sosyal medya üzerinden mağdurları yayınlayanlar, ülkemizin birlik ve beraberliğini hedefleyenlere bilerek veye bilmeyerek hizmet eder ithamı var. BTK her türlü yasal incelemenin takipçisi olacaklarını da iletmiş.